Stres, yaşam boyunca karşılaştığımız ve karşılaşacağımız; kısıtlandığımızda, engellendiğimizde veya başa çıkmakta zorlandığımızda yaşanan bir durumdur. Günlük hayatınızdaki sıradan bir durum veya yaşamınızı önemli ölçüde etkileyen bir olay stres kaynağınız olabilir. Karşılaştığınız sorun ile nasıl baş edebileceğinize dair bir bilgiye sahip değilseniz, çözüm yolları bulamıyorsanız; o durum ‘‘SİZİN İÇİN’’ bir stres kaynağına dönüşebilir. Sizin hayatınız için stres kaynağı olan durum, bir başka kişi için sıradan bir yaşantı olabilir; bakış açınız onu stres olarak tanımlayıp tanımlamayacağınızı belirleyen unsurdur.
Stresi yönetmenin ilk ve en önemli aşaması farkında olmaktan geçmektedir. Stres anında yaşanan tepkileri; hissettiğimiz duyguları, aklımızdan geçen düşünceleri ve vücudumuzda oluşan değişikliği fark etmek stresle baş etme açısından önemlidir. Bu tepkiler organizmanın alarma geçtiğinin habercisidir; neden yaşandığını anlamak erken teşhis gibidir ve değişim için sizi harekete geçirecektir. Durumu veya kendinizi değiştirmeye dair adımlar atmayı ertelemek uzun vadede depresyon, kaygı bozuklukları gibi sık görülen psikolojik rahatsızlıklara zemin hazırlayabilir.
Üstlendiğiniz sorumlulukların fazlalığı bir süre sonra sizde stres oluşturuyor olabilir. Probleme odaklanarak durumu değiştirmek elinizde ise bu yol seçilebilir; evde veya iş yerinde sorumluluklarınızı başkalarına devretmeyi deneyebilirsiniz. Çocuklarınızla ilgili veli toplantılarına her zaman anne olarak siz gidiyorsanız, eşinizin de katılımını sağlayarak sorumlulukları paylaşabilirsiniz.
Stresi hayatımızdan çıkartmak mümkün değildir; ancak doğru adımlar belirlenir ve uygulanırsa yönetmek oldukça mümkündür.
STRES YÖNETİMİNİZ İÇİN ÖNEMLİ NOKTALAR VE İPUÇLARI:
Küçük adımlar ile başlayın ve harekete geçin
Problemin ne olduğunu bilmek, farkında olmak önemli bir basamak olsa da tek başına yeterli değildir. Eyleme dökmek ve farklı başa çıkma stratejileri denemek zamanla stresinizi yönetme konusunda sizi uzmanlaştıracaktır. Örneğin; çalışanlardan birinin yöneticisini stres kaynağı olarak algılaması iş performansını düşürecektir. İş yerinde haksızlığa uğradığını düşündüğü halde, rahatsızlık yaşadığı noktalar karşısında susarak baş ettiğini düşünen bir çalışanın; önce durum karşısındaki duygularını ve düşüncelerini, ardından “ihtiyacını” fark etmesi, uygun koşul ve ifade tarzını belirledikten sonra ilgili kişiye bunları dile getirmesi yeni bir strateji olacaktır.
Gündelik stresleriniz için küçük molalar verin
Stresin üzerinizdeki negatif enerjisini atmak için gün içindeki yoğun temponuzun arasında sevdiğiniz bir şarkıyı dinlemek, çikolata gibi bir yiyecek ile kendinizi ödüllendirmek, bir arkadaşınız ile telefonda görüşmek sizi rahatlatacaktır. İş yerinizde öğle molalarında; 15 dakika da olsa yürüyüş yapmak, açık havada kısa bir kahve molası vermek, günün geri kalanı için tahammülünüzü arttıracaktır. Spor gibi bedensel aktiviteler bedeninizi ve zihninizi rahatlatacak ve stresle daha rahat başa çıkmanızı sağlayacaktır.
Uzun vadeli deşarj olmanızı sağlayın
Kısa tatillere çıkmak, hafta sonlarını farklı şehirler keşfederek değerlendirmek, yeni hobiler edinmek ve sosyal aktivitelere katılmak, psikoterapi hizmeti almak, stresinizi yönetirken işinizi kolaylaştıracak unsurlardır.
İletişim becerilerinizi güçlendirin
Stresinizi yönetirken; özellikle durumu değiştirmeniz elinizde değilse, yaşamı algılayış biçiminizi ve davranışlarınızı değiştirmek diğer bir seçenektir. Bu değişime iletişim becerilerinizi geliştirerek başlayabilirsiniz, kişilerarası ilişkilerinizde iletişim diliniz, tutum ve davranışlarınızı değiştirmek stres yönetiminizi kolaylaştıracaktır. Duygularınızı fark etme ve ifade edebilme, hayır diyebilme ve sınırlarınızı koruma gibi becerileriniz geliştikçe stresi yönetmeniz kolaylaşacaktır.
Sosyal destek ağlarınızı genişletin
Sosyal destek ağının üç temel unsuru aile, arkadaşlar ve özel birinin varlığıdır. Geniş bir sosyal ağınızın olması, psikolojik rahatsızlıklar ve stres kaynaklı problemlere karşın bir hava yastığı misali sizi koruyacaktır. Duygularınızı paylaşabileceğiniz, güzel vakit geçireceğiniz insanların çevrenizde olması güç kaynağıdır. Bunun yanı sıra çevrenizde, sizin problem çözme becerilerinizden farklı yöntemlere sahip insanların bulunması, yeni yöntemler öğrenmenize olanak sağlar. Sosyal ağlarınızı genişletmek ve farklı bakış açıları geliştirmeniz amacıyla; sosyal aktivitelerde yeni arkadaşlar edinebilir, işinizle ilgili konferanslara katılıp meslektaşlarınızla tanışabilir, profesyonel bir psikolojik danışmanlık hizmeti almayı düşünebilirsiniz.
Problem çözme stratejilerinizi arttırın
Stresi yönetirken; her kişinin kendine özgü bir yolu, stratejisi olduğunu unutmamak önemlidir. Aynı çözüm yollarını her stresli durum karşısında kullanıyor ama artık işe yaramadığını düşünüyorsanız; yeni problem çözme yöntemleri geliştirmelisiniz. Stres anında kullanabileceğiniz rahatlama teknikleri ve gevşeme egzersizlerini öğrenerek problem çözme becerilerinizi de güçlendirebilirsiniz.
Stresi yönetmenin ilk ve en önemli aşaması farkında olmaktan geçmektedir. Stres anında yaşanan tepkileri; hissettiğimiz duyguları, aklımızdan geçen düşünceleri ve vücudumuzda oluşan değişikliği fark etmek stresle baş etme açısından önemlidir. Bu tepkiler organizmanın alarma geçtiğinin habercisidir; neden yaşandığını anlamak erken teşhis gibidir ve değişim için sizi harekete geçirecektir. Durumu veya kendinizi değiştirmeye dair adımlar atmayı ertelemek uzun vadede depresyon, kaygı bozuklukları gibi sık görülen psikolojik rahatsızlıklara zemin hazırlayabilir.
Üstlendiğiniz sorumlulukların fazlalığı bir süre sonra sizde stres oluşturuyor olabilir. Probleme odaklanarak durumu değiştirmek elinizde ise bu yol seçilebilir; evde veya iş yerinde sorumluluklarınızı başkalarına devretmeyi deneyebilirsiniz. Çocuklarınızla ilgili veli toplantılarına her zaman anne olarak siz gidiyorsanız, eşinizin de katılımını sağlayarak sorumlulukları paylaşabilirsiniz.
Stresi hayatımızdan çıkartmak mümkün değildir; ancak doğru adımlar belirlenir ve uygulanırsa yönetmek oldukça mümkündür.
STRES YÖNETİMİNİZ İÇİN ÖNEMLİ NOKTALAR VE İPUÇLARI:
Küçük adımlar ile başlayın ve harekete geçin
Problemin ne olduğunu bilmek, farkında olmak önemli bir basamak olsa da tek başına yeterli değildir. Eyleme dökmek ve farklı başa çıkma stratejileri denemek zamanla stresinizi yönetme konusunda sizi uzmanlaştıracaktır. Örneğin; çalışanlardan birinin yöneticisini stres kaynağı olarak algılaması iş performansını düşürecektir. İş yerinde haksızlığa uğradığını düşündüğü halde, rahatsızlık yaşadığı noktalar karşısında susarak baş ettiğini düşünen bir çalışanın; önce durum karşısındaki duygularını ve düşüncelerini, ardından “ihtiyacını” fark etmesi, uygun koşul ve ifade tarzını belirledikten sonra ilgili kişiye bunları dile getirmesi yeni bir strateji olacaktır.
Gündelik stresleriniz için küçük molalar verin
Stresin üzerinizdeki negatif enerjisini atmak için gün içindeki yoğun temponuzun arasında sevdiğiniz bir şarkıyı dinlemek, çikolata gibi bir yiyecek ile kendinizi ödüllendirmek, bir arkadaşınız ile telefonda görüşmek sizi rahatlatacaktır. İş yerinizde öğle molalarında; 15 dakika da olsa yürüyüş yapmak, açık havada kısa bir kahve molası vermek, günün geri kalanı için tahammülünüzü arttıracaktır. Spor gibi bedensel aktiviteler bedeninizi ve zihninizi rahatlatacak ve stresle daha rahat başa çıkmanızı sağlayacaktır.
Uzun vadeli deşarj olmanızı sağlayın
Kısa tatillere çıkmak, hafta sonlarını farklı şehirler keşfederek değerlendirmek, yeni hobiler edinmek ve sosyal aktivitelere katılmak, psikoterapi hizmeti almak, stresinizi yönetirken işinizi kolaylaştıracak unsurlardır.
İletişim becerilerinizi güçlendirin
Stresinizi yönetirken; özellikle durumu değiştirmeniz elinizde değilse, yaşamı algılayış biçiminizi ve davranışlarınızı değiştirmek diğer bir seçenektir. Bu değişime iletişim becerilerinizi geliştirerek başlayabilirsiniz, kişilerarası ilişkilerinizde iletişim diliniz, tutum ve davranışlarınızı değiştirmek stres yönetiminizi kolaylaştıracaktır. Duygularınızı fark etme ve ifade edebilme, hayır diyebilme ve sınırlarınızı koruma gibi becerileriniz geliştikçe stresi yönetmeniz kolaylaşacaktır.
Sosyal destek ağlarınızı genişletin
Sosyal destek ağının üç temel unsuru aile, arkadaşlar ve özel birinin varlığıdır. Geniş bir sosyal ağınızın olması, psikolojik rahatsızlıklar ve stres kaynaklı problemlere karşın bir hava yastığı misali sizi koruyacaktır. Duygularınızı paylaşabileceğiniz, güzel vakit geçireceğiniz insanların çevrenizde olması güç kaynağıdır. Bunun yanı sıra çevrenizde, sizin problem çözme becerilerinizden farklı yöntemlere sahip insanların bulunması, yeni yöntemler öğrenmenize olanak sağlar. Sosyal ağlarınızı genişletmek ve farklı bakış açıları geliştirmeniz amacıyla; sosyal aktivitelerde yeni arkadaşlar edinebilir, işinizle ilgili konferanslara katılıp meslektaşlarınızla tanışabilir, profesyonel bir psikolojik danışmanlık hizmeti almayı düşünebilirsiniz.
Problem çözme stratejilerinizi arttırın
Stresi yönetirken; her kişinin kendine özgü bir yolu, stratejisi olduğunu unutmamak önemlidir. Aynı çözüm yollarını her stresli durum karşısında kullanıyor ama artık işe yaramadığını düşünüyorsanız; yeni problem çözme yöntemleri geliştirmelisiniz. Stres anında kullanabileceğiniz rahatlama teknikleri ve gevşeme egzersizlerini öğrenerek problem çözme becerilerinizi de güçlendirebilirsiniz.