-- -Burun kıkırdak kemik eğriliği ( septum deviasyonu) nedir?
Burnun içinde, burnu 2 bölmeye ayıran kıkırdak ve kemik yapının eğriliği anlamına
gelmektedir.
-- -Ne gibi şikayetlere yol açmaktadır?
Burun kıkırdak kemik eğriliğinde en sık meydana gelen şikayet burun tıkanıklığı ve burundan
rahat nefes alamamadır. Burun tıkanıklığı genellikle septumun eğik olduğu taraftadır, ancak
her iki burun deliğinde sürekli tıkanıklık veya bazen sağda, bazen solda olacak şekilde
değişken burun tıkanıklığı hissedilmesine de yol açabilir. Efor halinde ve istirahatte burundan
yeteri kadar nefes alamama, gece ağzı açık uyumaya bağlı sabahları ağızda kuruma
görülebilir. Burun kıkırdak kemik eğriliği horlamaya neden olabilir, sürekli ağız solunumuna
sebep olup farenjite yol açabilir, eğriliğe bağlı tekrarlayan sinüzit ataklarına ve burun
kanamalarına zemin hazırlayabilir. Yüz ve baş ağrılarına, geniz akıntılarına neden olabilir.
Akciğerler için gerekli hava mutlaka burundan geçmelidir. Burnun havayı ısıtma,
nemlendirme ve temizleme gibi fonksiyonları vardır. Burun kıkırdak kemik eğriliği sonucu
burundan hava geçişi azalır. Ağızdan alınan işlenmemiş hava üst solunum yolları ve
akciğerlerde problemlere yol açabilir.
-- -Konka( Burun içi eti) nedir?
Burun iç kısımda, yan duvarlarda bulunan etlerdir. Bazı durumlarda aşırı büyümesine bağlı
burun tıkanıklığı gelişebilmektedir. Burun kıkırdak kemik eğriliği olan kişilerde, eğriliğin karşı
tarafında konka büyümeleri sıklıkla görülmektedir.
-- -Burun kıkırdak kemik eğriliği nasıl tedavi edilir?
Burun kıkırdak kemik eğriliği düzeltilmesi ameliyatına septoplasti denmektedir. Burnun,
fonksiyonunu yerine getirmesini engelleyen sorunları düzeltmek için yapılır. Ameliyat, kemik
yapısının olgunlaşmasıyla birlikte erkeklerde 17–18, kadınlarda ise 15–16 yaşından sonra
uygulanır. Ancak bazı özel durumlarda daha erken yaşlarda da müdahale yapılabilir.
Septoplasti ameliyatlarında temel prensip, burnun ön tarafındaki ve burun sırtındaki desteği
koruyarak burun içerisindeki kıkırdak-kemik eğriliğinin düzeltilmesidir. Olguların çok büyük bir
kısmında bu işlem kapalı teknik dediğimiz burnun içerisinden bir kesi yapılarak ameliyatı
gerçekleştirmek mümkündür. Ameliyat sırasında burun içinden çalışıldığı için burnun dış
kısmında herhangi bir şekil değişikliği, morarma, şişme ve ameliyat izi olmamaktadır. Hasta
genellikle aynı gün evine yollanır. Ertesi gün her türlü faaliyetini yapabilir ve birkaç gün
içerisinde işine dönebilir.
-- -Ameliyat sonrası tampon uygulaması gerekli mi?
Burun ameliyatları insanların çoğu zaman korku ile baktığı ve çoğunlukla rahatsızlıkları
olduğu halde kaçtıkları ameliyat grubudur. Bunun en önemli nedeni tampondur. Eskiden
ameliyat sonunda her iki burun deliğine burun tamponu konmakta idi. Bu durum hastada
nefes almayı çok zorlayıp bazen tehlikeli bir şekilde hastanın hava açlığı nedeni ile tamponu
çekmesi ve kanama ile sonuçlanıyordu. Şimdi ise ameliyat esnasında burun içine
koyduğumuz dikişler sonrasında tampona ihtiyaç kalmamakta ve ameliyat sonrası normal
burun deliklerinden nefes alan hasta çok rahat etmekte ve de bu dikişler kendiliğinden eridiği
için alınmaları da gerekmemektedir.
Yaklaşık % 5 hastaya tampon konulması gerekebilmekte, ancak bu tamponlar bugünün
teknolojisi ile etrafa yapışmamakta ve kolay çıkıp ağrı veya kanamaya neden olmamaktadır.
Ayrıca bazı tamponların ortasında delik vardır ve bu sayede tampon varkende hastanın
nefes almasına olanak sağlamaktadır.
Konkaların aşırı büyüdüğü durumlarda, radyofrekans yöntemiyle kesi yapılmaksızın konkalar
küçültülebilmektedir.
Burnun içinde, burnu 2 bölmeye ayıran kıkırdak ve kemik yapının eğriliği anlamına
gelmektedir.
-- -Ne gibi şikayetlere yol açmaktadır?
Burun kıkırdak kemik eğriliğinde en sık meydana gelen şikayet burun tıkanıklığı ve burundan
rahat nefes alamamadır. Burun tıkanıklığı genellikle septumun eğik olduğu taraftadır, ancak
her iki burun deliğinde sürekli tıkanıklık veya bazen sağda, bazen solda olacak şekilde
değişken burun tıkanıklığı hissedilmesine de yol açabilir. Efor halinde ve istirahatte burundan
yeteri kadar nefes alamama, gece ağzı açık uyumaya bağlı sabahları ağızda kuruma
görülebilir. Burun kıkırdak kemik eğriliği horlamaya neden olabilir, sürekli ağız solunumuna
sebep olup farenjite yol açabilir, eğriliğe bağlı tekrarlayan sinüzit ataklarına ve burun
kanamalarına zemin hazırlayabilir. Yüz ve baş ağrılarına, geniz akıntılarına neden olabilir.
Akciğerler için gerekli hava mutlaka burundan geçmelidir. Burnun havayı ısıtma,
nemlendirme ve temizleme gibi fonksiyonları vardır. Burun kıkırdak kemik eğriliği sonucu
burundan hava geçişi azalır. Ağızdan alınan işlenmemiş hava üst solunum yolları ve
akciğerlerde problemlere yol açabilir.
-- -Konka( Burun içi eti) nedir?
Burun iç kısımda, yan duvarlarda bulunan etlerdir. Bazı durumlarda aşırı büyümesine bağlı
burun tıkanıklığı gelişebilmektedir. Burun kıkırdak kemik eğriliği olan kişilerde, eğriliğin karşı
tarafında konka büyümeleri sıklıkla görülmektedir.
-- -Burun kıkırdak kemik eğriliği nasıl tedavi edilir?
Burun kıkırdak kemik eğriliği düzeltilmesi ameliyatına septoplasti denmektedir. Burnun,
fonksiyonunu yerine getirmesini engelleyen sorunları düzeltmek için yapılır. Ameliyat, kemik
yapısının olgunlaşmasıyla birlikte erkeklerde 17–18, kadınlarda ise 15–16 yaşından sonra
uygulanır. Ancak bazı özel durumlarda daha erken yaşlarda da müdahale yapılabilir.
Septoplasti ameliyatlarında temel prensip, burnun ön tarafındaki ve burun sırtındaki desteği
koruyarak burun içerisindeki kıkırdak-kemik eğriliğinin düzeltilmesidir. Olguların çok büyük bir
kısmında bu işlem kapalı teknik dediğimiz burnun içerisinden bir kesi yapılarak ameliyatı
gerçekleştirmek mümkündür. Ameliyat sırasında burun içinden çalışıldığı için burnun dış
kısmında herhangi bir şekil değişikliği, morarma, şişme ve ameliyat izi olmamaktadır. Hasta
genellikle aynı gün evine yollanır. Ertesi gün her türlü faaliyetini yapabilir ve birkaç gün
içerisinde işine dönebilir.
-- -Ameliyat sonrası tampon uygulaması gerekli mi?
Burun ameliyatları insanların çoğu zaman korku ile baktığı ve çoğunlukla rahatsızlıkları
olduğu halde kaçtıkları ameliyat grubudur. Bunun en önemli nedeni tampondur. Eskiden
ameliyat sonunda her iki burun deliğine burun tamponu konmakta idi. Bu durum hastada
nefes almayı çok zorlayıp bazen tehlikeli bir şekilde hastanın hava açlığı nedeni ile tamponu
çekmesi ve kanama ile sonuçlanıyordu. Şimdi ise ameliyat esnasında burun içine
koyduğumuz dikişler sonrasında tampona ihtiyaç kalmamakta ve ameliyat sonrası normal
burun deliklerinden nefes alan hasta çok rahat etmekte ve de bu dikişler kendiliğinden eridiği
için alınmaları da gerekmemektedir.
Yaklaşık % 5 hastaya tampon konulması gerekebilmekte, ancak bu tamponlar bugünün
teknolojisi ile etrafa yapışmamakta ve kolay çıkıp ağrı veya kanamaya neden olmamaktadır.
Ayrıca bazı tamponların ortasında delik vardır ve bu sayede tampon varkende hastanın
nefes almasına olanak sağlamaktadır.
Konkaların aşırı büyüdüğü durumlarda, radyofrekans yöntemiyle kesi yapılmaksızın konkalar
küçültülebilmektedir.