tohum oldum
savruldum dörtbir yana
yeşerdim kıraç kıraç
çiçeklendim güllendim
göremedim şafağını bozkırın
tutamadım şafağını bozkırın
vuramadım türkülere vay anam
diyemedim kimselere bu aşkı
geyik oldum vurdum sapa yollara
bir ben düştüm kan içinde bir avcı
türkü oldum yaylaları dolaştım
akıp gittim göçlerle
duruldum çadırlarda
kelepçeler karakollar süngüler candarmalar
göz oldum gözlemekten
bıçak oldum doydum kana vay anam
göremedim şafağını bozkırın
tutamadım şafağını bozkırın
vuramadım türkülere vay anam
diyemedim kimselere bu aşkı
gözlerinin en sonunda
yakaladım gecesinde gözlerinin
yakaladım kuytularda
açan gülün yalnızlığını
inceciktin karanlıktın uzaktın
turnalara katar katar aştı dağları
nakışlar dizin dizin düştü yollara
göz değildin - gözlerdin kalabalıkta
el değildin ellerdin
acılı bir bayramda
çekip giden trendin şafakta inen uçak
iniltiydin akşamlarımda
sabak vakti bir bardak su tenimde
diken diken kavrulduğum
tohum olup savrulduğum
yıllar yılı aradığım
o şafak sendin işte
küskünlükler üstünde
yalnızlıklar üstünde
saydamlaşmış mavilikler üstünde
başkaldıran kölelikler üstünde
tül altında bebek yüzü üstünde
açan şafak o şafak
o şafak sendin işte
bir bulvar gecesinde
yakaladım seni ben
o şafak sendin işte
savruldum dörtbir yana
yeşerdim kıraç kıraç
çiçeklendim güllendim
göremedim şafağını bozkırın
tutamadım şafağını bozkırın
vuramadım türkülere vay anam
diyemedim kimselere bu aşkı
geyik oldum vurdum sapa yollara
bir ben düştüm kan içinde bir avcı
türkü oldum yaylaları dolaştım
akıp gittim göçlerle
duruldum çadırlarda
kelepçeler karakollar süngüler candarmalar
göz oldum gözlemekten
bıçak oldum doydum kana vay anam
göremedim şafağını bozkırın
tutamadım şafağını bozkırın
vuramadım türkülere vay anam
diyemedim kimselere bu aşkı
gözlerinin en sonunda
yakaladım gecesinde gözlerinin
yakaladım kuytularda
açan gülün yalnızlığını
inceciktin karanlıktın uzaktın
turnalara katar katar aştı dağları
nakışlar dizin dizin düştü yollara
göz değildin - gözlerdin kalabalıkta
el değildin ellerdin
acılı bir bayramda
çekip giden trendin şafakta inen uçak
iniltiydin akşamlarımda
sabak vakti bir bardak su tenimde
diken diken kavrulduğum
tohum olup savrulduğum
yıllar yılı aradığım
o şafak sendin işte
küskünlükler üstünde
yalnızlıklar üstünde
saydamlaşmış mavilikler üstünde
başkaldıran kölelikler üstünde
tül altında bebek yüzü üstünde
açan şafak o şafak
o şafak sendin işte
bir bulvar gecesinde
yakaladım seni ben
o şafak sendin işte