Obezite cerrahisi ile etkin kilo sağlanabilmektedir. Ameliyat sonrası beslenme düzeni tüp mide ameliyatı ile tamamen değişir. Peki gerçekte tüp mide ameliyatı nasıl zayıflatır? Gelin birlikte inceleyelim.
Beynimizi Kandırıyoruz
Midenin tüp şekilde küçültülmesi küçük porsiyonlarla erken doyma sağlar. Böylelikle kişiler gün boyu çok daha düşük kalori tüketirken bunun yanında açlık hissetmezler. İşte kısıtlayıcı obezite ameliyatlarının diyet yöntemlerine üstünlüğü bu noktadadır.
Mideyi kalın duvarlı bir balon gibi düşünebiliriz. Yemekten sonra besinle dolan mide duvarında gerilim meydana gelir. Bu gerilim beyne doyma sinyalleri gönderir ve doyduğumuzu anlarız.
rılır.
Diyet yöntemlerinde vücut açlık hissine karşı hormonal savunma gösterirken, mide küçültme ameliyatında bu savunma devreye girmez ve hastalar hızla kilo verirler.
Tüp mide ameliyatı geçiren bir kişi çok az besin tüketmesine rağmen mide duvarında gerilim oluşur ve beyne doyma sinyali gönderilir. Yani bir bakıma beyin kandı
Tüp mide ameliyatı kişilere yoğun açlık dönemi yaşatan diyet programlarından çok daha etkindir. Besin alımını kısıtlayarak etki eden benzer diğer operasyonlar da tüp mide kadar olmasa da aynı etkiyi yaratabilmektedir.
Açlık Hormonu Ghrelin
Tüp mide ameliyatı sonrası yeni beslenme düzenine hasta uyumu tam olduğunda, başarı oranı çok yüksektir ve kalıcı sonuçlar alınır. Mide küçültme tedavisi ile normalde diyetle sağlanamayan kilo verimi çok daha kolay hale gelir.
Ghrelin acıktığımızı hissettiren, midenin çıkarılan kısmından salgılanan bir hormondur. Açlık hormonu olarak da bilinmektedir. Mide küçültme ameliyatı ile ghrelin salgılayan mide bölümü çıkarılmaktadır.
Ameliyat sonrası ghrelin seviyelerinin düşmesi ile açlık hissi bir çok hastada kaybolmaktadır. Duvar gerilimi dışında çabuk doymayı sağlayan diğer büyük etken budur.
Tüp mide ameliyatı sonrası beslenme özel bir diyet programı uygulanarak sağlanır. Bu noktada obezite cerrahisi konusunda uzmanlaşmış diyetisyen yardımı ameliyatın etkinliğini artırır. Tüp mide ameliyatı sonrası beslenme önerileri için tıklayınız.
Beynimizi Kandırıyoruz
Midenin tüp şekilde küçültülmesi küçük porsiyonlarla erken doyma sağlar. Böylelikle kişiler gün boyu çok daha düşük kalori tüketirken bunun yanında açlık hissetmezler. İşte kısıtlayıcı obezite ameliyatlarının diyet yöntemlerine üstünlüğü bu noktadadır.
Mideyi kalın duvarlı bir balon gibi düşünebiliriz. Yemekten sonra besinle dolan mide duvarında gerilim meydana gelir. Bu gerilim beyne doyma sinyalleri gönderir ve doyduğumuzu anlarız.
rılır.
Diyet yöntemlerinde vücut açlık hissine karşı hormonal savunma gösterirken, mide küçültme ameliyatında bu savunma devreye girmez ve hastalar hızla kilo verirler.
Tüp mide ameliyatı geçiren bir kişi çok az besin tüketmesine rağmen mide duvarında gerilim oluşur ve beyne doyma sinyali gönderilir. Yani bir bakıma beyin kandı
Tüp mide ameliyatı kişilere yoğun açlık dönemi yaşatan diyet programlarından çok daha etkindir. Besin alımını kısıtlayarak etki eden benzer diğer operasyonlar da tüp mide kadar olmasa da aynı etkiyi yaratabilmektedir.
Açlık Hormonu Ghrelin
Tüp mide ameliyatı sonrası yeni beslenme düzenine hasta uyumu tam olduğunda, başarı oranı çok yüksektir ve kalıcı sonuçlar alınır. Mide küçültme tedavisi ile normalde diyetle sağlanamayan kilo verimi çok daha kolay hale gelir.
Ghrelin acıktığımızı hissettiren, midenin çıkarılan kısmından salgılanan bir hormondur. Açlık hormonu olarak da bilinmektedir. Mide küçültme ameliyatı ile ghrelin salgılayan mide bölümü çıkarılmaktadır.
Ameliyat sonrası ghrelin seviyelerinin düşmesi ile açlık hissi bir çok hastada kaybolmaktadır. Duvar gerilimi dışında çabuk doymayı sağlayan diğer büyük etken budur.
Tüp mide ameliyatı sonrası beslenme özel bir diyet programı uygulanarak sağlanır. Bu noktada obezite cerrahisi konusunda uzmanlaşmış diyetisyen yardımı ameliyatın etkinliğini artırır. Tüp mide ameliyatı sonrası beslenme önerileri için tıklayınız.
