Türklerin Müslüman Olma Süreci Hakkında Bilgi Kısaca,
Türklerin İslamiyeti kabul etme sebepleri nelerdir?,
Türkler ne şekilde islamiyeti seçmiştir?,
Türklerin islamiyeti seçme sebepleri şöyle maddelenebilir:
Politik Sebepler:
1. Türkler’in Çin devletinin karşısına çıkmasına yardım edecek güçlü dost devletler bulma istekleri
2. Abbasilerin uzlaşmacı tavırları
İktisadi Sebepler:
1. Türkler’in haraç ve cizye adı altında alınan vergilerden kaçma arzuları
2. Abbasi askeri düzenlemesinde ücret karşılığı yer almaları
Diğer Sebepler;
1. Türkler’in atalarından gelen savaşçı yaratılışları ve bütün Türk erkeklerinin doğuştan itibaren asker kabul edilmelerinin müslümanlıkta kabul görülen cihata uygun oluşu
2. Müslümanlığın Türklerin dinleri ile yakın oluşu, benzer nitelikler taşıması
3. Türklerin kültürel yaşamlarında yer alan bazı etkenlerin müslümanlıkta da yer alması
Türkler ise İslam Devleti mensupları Araplar arasındaki münasebetler ilk kez Hz. Osman devrinde görülmüştür. İslam Devleti halkı, Kafkasya topraklarında Hazar Türkleri ile denk geldiler ve.651 senesinde yapılmaya başlanan çatışmalarda Hazar şehrine doğru ilerleyen Araplar Türkler tarafından yenilgiye uğratılıp geriletildi. Hazar türklerinin güney bölgelere kadar ilerleyip şimdinin Ermeni topraklarına gelmelerinin ardından Arap-Hazar savaşları 50 yıl kadar daha sürdü. Emevi Devleti devrinde 705 senesinde Maveraünnehir topraklarına ilerleyen Arap askerleri ilk olarak Türgeşler, ondan sonra da Karluklar ile savaşa girdiler. Emevi halkı, islamiyeti kabul eden Arapları öteki müslümanlardan önemli gördükleri için bu devirde Türkler müslümanlığı kendi dinleri olarak uygulamaya başlamışlardır. İkinci Göktürk Ulusunun çöküşünün ardından, Türklerin bu güçsüz vaziyetinden faydalanmak isteyerek seferler düzenlediler. Türk ulusunu, batı üzerinden de Arap askerleri tehlikeye sokuyordu. Türkler, esas düşmanları olan Çin Devletine karşı Abbasiler ile dayanışmaya girdiler ve 751 senesinde Çin-Arap çatışmasında (Talas Savaş), Çinliler ağır bir yenilgi yaşadılar. Bu sayede, Çinlilerin Batı Türkistanı ele geçirme umutları sona erdi. Türkler ve Araplar, bu çatışmalarından ardından Çin halkından kağıt ve barut yapmasını öğrendi. Talas Savaşının ardından Türklerle Abbasilerin ilişkileri düzelmeye yüz tuttu. Abbasilerin Türk halkına karşı alakalı tutumları ve ilgileri Türklerin İslamiyeti kabul etmelerine aracılık etti. Başlangıçta Yağma, Çiğil ve Karluk Türkleri İslamiyete geçtiler. Müslümanlığı seçen Türkler, Abbasi askerlerinde yetkili makamlarda yer aldılar. Araplar, Hazarlar ve İtil Bulgarları ile de ticari alışverişlere girdiler, bu devletlere İslamiyetin geçmesi için din adamları ve seyyahlar yolladılar. Türklerin en önemli boylarından sayılan Oğuzlar 10. yüzyılın sonrasında Müslümanlığa geçtiler. Onların Müslümanlığı seçmesinde Abbasilerin Türklere yakınlık davranmasının da rolü büyüktür. Ek olarak müslümanlıkta geçerli olan tek tanrı inanışı, eşitlik, iyilik, zeka ve ilime önem verme Türklerin Gök Tanrı inanışı ile benzerdi. Bu devirde Müslümanlığı seçen Oğuzlara, onları diğer Oğuz ayırmak amacıyla Müslüman Türk manasına gelen Türkmen ismi adandı.
Türklerin İslamiyeti kabul etme sebepleri nelerdir?,
Türkler ne şekilde islamiyeti seçmiştir?,
Türklerin islamiyeti seçme sebepleri şöyle maddelenebilir:
Politik Sebepler:
1. Türkler’in Çin devletinin karşısına çıkmasına yardım edecek güçlü dost devletler bulma istekleri
2. Abbasilerin uzlaşmacı tavırları
İktisadi Sebepler:
1. Türkler’in haraç ve cizye adı altında alınan vergilerden kaçma arzuları
2. Abbasi askeri düzenlemesinde ücret karşılığı yer almaları
Diğer Sebepler;
1. Türkler’in atalarından gelen savaşçı yaratılışları ve bütün Türk erkeklerinin doğuştan itibaren asker kabul edilmelerinin müslümanlıkta kabul görülen cihata uygun oluşu
2. Müslümanlığın Türklerin dinleri ile yakın oluşu, benzer nitelikler taşıması
3. Türklerin kültürel yaşamlarında yer alan bazı etkenlerin müslümanlıkta da yer alması
Türkler ise İslam Devleti mensupları Araplar arasındaki münasebetler ilk kez Hz. Osman devrinde görülmüştür. İslam Devleti halkı, Kafkasya topraklarında Hazar Türkleri ile denk geldiler ve.651 senesinde yapılmaya başlanan çatışmalarda Hazar şehrine doğru ilerleyen Araplar Türkler tarafından yenilgiye uğratılıp geriletildi. Hazar türklerinin güney bölgelere kadar ilerleyip şimdinin Ermeni topraklarına gelmelerinin ardından Arap-Hazar savaşları 50 yıl kadar daha sürdü. Emevi Devleti devrinde 705 senesinde Maveraünnehir topraklarına ilerleyen Arap askerleri ilk olarak Türgeşler, ondan sonra da Karluklar ile savaşa girdiler. Emevi halkı, islamiyeti kabul eden Arapları öteki müslümanlardan önemli gördükleri için bu devirde Türkler müslümanlığı kendi dinleri olarak uygulamaya başlamışlardır. İkinci Göktürk Ulusunun çöküşünün ardından, Türklerin bu güçsüz vaziyetinden faydalanmak isteyerek seferler düzenlediler. Türk ulusunu, batı üzerinden de Arap askerleri tehlikeye sokuyordu. Türkler, esas düşmanları olan Çin Devletine karşı Abbasiler ile dayanışmaya girdiler ve 751 senesinde Çin-Arap çatışmasında (Talas Savaş), Çinliler ağır bir yenilgi yaşadılar. Bu sayede, Çinlilerin Batı Türkistanı ele geçirme umutları sona erdi. Türkler ve Araplar, bu çatışmalarından ardından Çin halkından kağıt ve barut yapmasını öğrendi. Talas Savaşının ardından Türklerle Abbasilerin ilişkileri düzelmeye yüz tuttu. Abbasilerin Türk halkına karşı alakalı tutumları ve ilgileri Türklerin İslamiyeti kabul etmelerine aracılık etti. Başlangıçta Yağma, Çiğil ve Karluk Türkleri İslamiyete geçtiler. Müslümanlığı seçen Türkler, Abbasi askerlerinde yetkili makamlarda yer aldılar. Araplar, Hazarlar ve İtil Bulgarları ile de ticari alışverişlere girdiler, bu devletlere İslamiyetin geçmesi için din adamları ve seyyahlar yolladılar. Türklerin en önemli boylarından sayılan Oğuzlar 10. yüzyılın sonrasında Müslümanlığa geçtiler. Onların Müslümanlığı seçmesinde Abbasilerin Türklere yakınlık davranmasının da rolü büyüktür. Ek olarak müslümanlıkta geçerli olan tek tanrı inanışı, eşitlik, iyilik, zeka ve ilime önem verme Türklerin Gök Tanrı inanışı ile benzerdi. Bu devirde Müslümanlığı seçen Oğuzlara, onları diğer Oğuz ayırmak amacıyla Müslüman Türk manasına gelen Türkmen ismi adandı.