Sevgili anne babalar ve onların en kıymetli hazineleri biricik öğrencilerimiz;
Bildiğiniz üzere karne arifesindeyiz.
İçinde bulunduğumuz süreçten ötürü bu yazımı sizlerle paylaşıyorum. Her anne baba çocuklarının başarılı olmasını ve bu başarı ile iftihar edip övünmek ister. Ve bu istek çocuklarımıza büyük sorumluluk yüklemektedir. Çocuklarımız oldukça hassas kırılgan ve duygusal bireyler olarak yetişiyor, bunun yanında ergenlik dönemi içerisinde bulunan bireylerin iç dünyasına inerek onları çözümlemeye çalışmak oldukça zordur. Unutulmamalıdır ki bu zor dönemler içerisinde çocuğunuzla kurmuş olduğunuz bağ uzun yıllar boyunca sürecek dostluğun temelini oluşturacaktır. Çocukların sağlıklı bireyler olarak yetişmesinde koşulsuz sevgi ve güven duygusunun etkileri oldukça fazladır. Geleceğimiz olan çocuklarımız hepsi başarılı olsun ya da olmasın bunu hak ediyor. Yarıyıl tatilinin gelmesini dört gözle bekleyen çocuklar bir yandan da ailelerinin beklentilerini karşılayıp karşılayamadıkları belirsizliği içindeler. İşte tam olarak burada siz değerli velilerimize büyük sorumluluk düşüyor. Onları her zaman her koşulda çok sevdiğinizi ona hissettirmeli, ona kendine güvenmeyi öğretmelisiniz. Bunun yanı sıra insan kaç yaşına gelirse gelsin yaptığı işte takdir edilmeyi ever ve takdir edilmeyi ister. Günlük yaşamımıza bakacak olursak, siz değerli anneler gün boyuna çeşitli işler yaptınız yoruldunuz ve herkes eve gelince yaptığınız yemeğin ne kadar güzel olduğundan bahsedilince o yorgunluğun yerini tatlı bir yorgunluk alıp yüzünüzde bir tebessüm oluşmuyor mu? Aynı şekilde babalar; ailenizi, yuvanızı maddi manevi mutlu etmek için çalışıyorsunuz gün sonunda birkaç güzel kelime sizi motive edip günün mutlu bitmesini sağlamıyor mu? Elbette sağlıyor. Aynı şekilde sizler gibi çocuklar da yaptıkları gayretten gösterdikleri çabadan dolayı övülüp takdir edilmek ister. Başarılı başarısız ayrımı gözetmeksizin onlara bir dönemlik çabalarının ödülünü vermelisiniz. Şimdi bu dönemin duygusal boyutunu bir kenara koyup bu süreç içinde çocuklarımıza nasıl daha faydalı olabiliriz bakalım;
Okul döneminde uyuyup, uyanma saati, ders çalışma saati gibi belli rutinlere alışmış çocuğun zamanını eğlendirici, eğitici etkinlikler için kullanasına fırsat vermeliyiz. Önceden söz verilen ödüllerin karne başarısızlığı durumunda tamamen iptal etmek yerine ertelenmeli, çocuk bu konuda olumlu şekilde telkin edilmelidir. Çocuğun durumu sürekli olarak takip edilmeli, okul psikoloğu ve rehber öğretmen ile iletişim içinde olunup planlı koordineli hareket edilmeli. Çocukları ikinci döneme hazırlarken motive etmek için kaygı ve tehdit yolu kesinlikle kullanılmamalı. Çocuğunuzun notlarının düşük olması bunun bu şekilde devam edeceği anlamına gelmez ve düşük olan notların telafisi mümkündür. Unutmayın her çocuk eşsizdir.
Çocuğunuza koşulsuz sevginizi ve güveninizi her daim hissettirin!
İyi Tatiller!
Bildiğiniz üzere karne arifesindeyiz.
İçinde bulunduğumuz süreçten ötürü bu yazımı sizlerle paylaşıyorum. Her anne baba çocuklarının başarılı olmasını ve bu başarı ile iftihar edip övünmek ister. Ve bu istek çocuklarımıza büyük sorumluluk yüklemektedir. Çocuklarımız oldukça hassas kırılgan ve duygusal bireyler olarak yetişiyor, bunun yanında ergenlik dönemi içerisinde bulunan bireylerin iç dünyasına inerek onları çözümlemeye çalışmak oldukça zordur. Unutulmamalıdır ki bu zor dönemler içerisinde çocuğunuzla kurmuş olduğunuz bağ uzun yıllar boyunca sürecek dostluğun temelini oluşturacaktır. Çocukların sağlıklı bireyler olarak yetişmesinde koşulsuz sevgi ve güven duygusunun etkileri oldukça fazladır. Geleceğimiz olan çocuklarımız hepsi başarılı olsun ya da olmasın bunu hak ediyor. Yarıyıl tatilinin gelmesini dört gözle bekleyen çocuklar bir yandan da ailelerinin beklentilerini karşılayıp karşılayamadıkları belirsizliği içindeler. İşte tam olarak burada siz değerli velilerimize büyük sorumluluk düşüyor. Onları her zaman her koşulda çok sevdiğinizi ona hissettirmeli, ona kendine güvenmeyi öğretmelisiniz. Bunun yanı sıra insan kaç yaşına gelirse gelsin yaptığı işte takdir edilmeyi ever ve takdir edilmeyi ister. Günlük yaşamımıza bakacak olursak, siz değerli anneler gün boyuna çeşitli işler yaptınız yoruldunuz ve herkes eve gelince yaptığınız yemeğin ne kadar güzel olduğundan bahsedilince o yorgunluğun yerini tatlı bir yorgunluk alıp yüzünüzde bir tebessüm oluşmuyor mu? Aynı şekilde babalar; ailenizi, yuvanızı maddi manevi mutlu etmek için çalışıyorsunuz gün sonunda birkaç güzel kelime sizi motive edip günün mutlu bitmesini sağlamıyor mu? Elbette sağlıyor. Aynı şekilde sizler gibi çocuklar da yaptıkları gayretten gösterdikleri çabadan dolayı övülüp takdir edilmek ister. Başarılı başarısız ayrımı gözetmeksizin onlara bir dönemlik çabalarının ödülünü vermelisiniz. Şimdi bu dönemin duygusal boyutunu bir kenara koyup bu süreç içinde çocuklarımıza nasıl daha faydalı olabiliriz bakalım;
Okul döneminde uyuyup, uyanma saati, ders çalışma saati gibi belli rutinlere alışmış çocuğun zamanını eğlendirici, eğitici etkinlikler için kullanasına fırsat vermeliyiz. Önceden söz verilen ödüllerin karne başarısızlığı durumunda tamamen iptal etmek yerine ertelenmeli, çocuk bu konuda olumlu şekilde telkin edilmelidir. Çocuğun durumu sürekli olarak takip edilmeli, okul psikoloğu ve rehber öğretmen ile iletişim içinde olunup planlı koordineli hareket edilmeli. Çocukları ikinci döneme hazırlarken motive etmek için kaygı ve tehdit yolu kesinlikle kullanılmamalı. Çocuğunuzun notlarının düşük olması bunun bu şekilde devam edeceği anlamına gelmez ve düşük olan notların telafisi mümkündür. Unutmayın her çocuk eşsizdir.
Çocuğunuza koşulsuz sevginizi ve güveninizi her daim hissettirin!
İyi Tatiller!