Ekonomik kriz uykuyu bile vurdu. Uyku sorunu yaşayanların sayısı her geçen gün artıyor. Uyumak içinse, depresyon ve alerji ilaçları kullanılıyor...
Uyku problemi çeken çoğu Avrupalı, sorununu çözmek için uyku hapına başvuruyor. Belçika'da günde 735 bin, her sene toplam 270 milyon uyku hapı tüketildiği açıklandı. Uyku problemi Belçika'da, grip ve soğuk algınlığıyla birlikte en ciddi üç rahatsızlık arasında yer alıyor. Uyku sorunları için bir yılda harcanan para, 3.1 milyar euro'nun altına inmiyor. Türkiye'de ise uykusuzluk sorunu yaşayanların oranı yüzde 28 civarında. Bunlardan yüzde 10'u, sorununu gidermek için ilaç kullanıyor. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Hakan Kaynak, "Türkiye'de çok az uyku ilacı var. Bunlar da yeşil reçete ile satılıyor. Bu nedenle uyku ilacı kullanımı düşük" şeklinde konuşuyor.
YAN ETKİSİ İÇİN...Kaynak'a göre Türkler, uyumak için depresyon veya alerji ilacı kullanıyor. Yani uyku sorunu yaşayanlar, yan etkisi uyku yapmak olan ilaçları tercih ediyor. Amerikan Hastanesi Uyku Bozuklukları Klinik Direktörü Dr. Sabri Derman, bazı istisnalar dışında uykusuzluğun; bir hastalıktan çok bir rahatsızlığın belirtisi, vücudumuzun iç ve dış streslere verdiği bir tepki olduğunu söylüyor. Derman'a göre; özellikle Amerika'da, yılbaşından bu yana 'kriz' dolayısıyla uyku ilaçları kullanımı arttı. Derman, Türkiye'de 'sahici uyku ilacı' olarak sadece bir ilaç satıldığına dikkat çekiyor:
TEDAVİSİ DAHA ZOR"Bu ilacın kullanımı da çok yaygın değil. Ülkemizde uykusu kaçanların en yaygın kullandığı 'ilaç' alkoldür. Aynı şekilde, reçete ile alınan endişe giderici ilaçlar ve depresyon için bazen reçetesiz de temin edilen çeşitli ilaçların kullanımının giderek arttığını biliyoruz. Bu ilaçlar, hekim reçetesi ve denetimi altında kullanılmadığı zaman önce kısa süre iyi gelebiliyor, daha sonra alışkanlık yapıyor. Bu ilaçların yarattığı yan etkiler ve bağımlılık problemlerinin tedavisi, çok daha zor oluyor." Derman'a göre, uykusuzluk tedavisi; ancak uykusuzluğun asıl nedeninin giderilmesiyle ve başaçıkma becerilerinin
Önemli olan uykunun kalitesi
Uzmanlar, önemli olanın uykunun kalitesi olduğunu söylüyor. Dr. Sabri Derman, "Olağan uyku süresinden iki-iki buçuk saat az uyuyan bir kişide bu sorun üç haftadan beri devam ediyorsa, bu bir alarmdır. Her insanın uyku ihtiyacı farklıdır. Kimi kişi altı saatte uykusunu alır, kimi 12 saat..." diyerek önemli olanın kişinin ihtiyacı olan uykuyu almasının olduğunu söylüyor. Dr. Derman; gecede üç-dört defa uyanan bir kişinin uyku problemi yaşadığına dikkat çekiyor. Eğer kişi gün içinde yapması gereken işlerini aksatıyor, konsantrasyon sorunları yaşıyorsa ve bu problem üç haftayı geçtiyse; ilaç tedavisine başlamak gerekiyor. Ancak ilaç tedavisinin de iki ayı aşmaması şart! Çünkü beyni etkileyen bütün ilaçların bağımlılık yapma potansiyeli bulunuyor.
Uyku problemi çeken çoğu Avrupalı, sorununu çözmek için uyku hapına başvuruyor. Belçika'da günde 735 bin, her sene toplam 270 milyon uyku hapı tüketildiği açıklandı. Uyku problemi Belçika'da, grip ve soğuk algınlığıyla birlikte en ciddi üç rahatsızlık arasında yer alıyor. Uyku sorunları için bir yılda harcanan para, 3.1 milyar euro'nun altına inmiyor. Türkiye'de ise uykusuzluk sorunu yaşayanların oranı yüzde 28 civarında. Bunlardan yüzde 10'u, sorununu gidermek için ilaç kullanıyor. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Hakan Kaynak, "Türkiye'de çok az uyku ilacı var. Bunlar da yeşil reçete ile satılıyor. Bu nedenle uyku ilacı kullanımı düşük" şeklinde konuşuyor.
YAN ETKİSİ İÇİN...Kaynak'a göre Türkler, uyumak için depresyon veya alerji ilacı kullanıyor. Yani uyku sorunu yaşayanlar, yan etkisi uyku yapmak olan ilaçları tercih ediyor. Amerikan Hastanesi Uyku Bozuklukları Klinik Direktörü Dr. Sabri Derman, bazı istisnalar dışında uykusuzluğun; bir hastalıktan çok bir rahatsızlığın belirtisi, vücudumuzun iç ve dış streslere verdiği bir tepki olduğunu söylüyor. Derman'a göre; özellikle Amerika'da, yılbaşından bu yana 'kriz' dolayısıyla uyku ilaçları kullanımı arttı. Derman, Türkiye'de 'sahici uyku ilacı' olarak sadece bir ilaç satıldığına dikkat çekiyor:
TEDAVİSİ DAHA ZOR"Bu ilacın kullanımı da çok yaygın değil. Ülkemizde uykusu kaçanların en yaygın kullandığı 'ilaç' alkoldür. Aynı şekilde, reçete ile alınan endişe giderici ilaçlar ve depresyon için bazen reçetesiz de temin edilen çeşitli ilaçların kullanımının giderek arttığını biliyoruz. Bu ilaçlar, hekim reçetesi ve denetimi altında kullanılmadığı zaman önce kısa süre iyi gelebiliyor, daha sonra alışkanlık yapıyor. Bu ilaçların yarattığı yan etkiler ve bağımlılık problemlerinin tedavisi, çok daha zor oluyor." Derman'a göre, uykusuzluk tedavisi; ancak uykusuzluğun asıl nedeninin giderilmesiyle ve başaçıkma becerilerinin
Önemli olan uykunun kalitesi
Uzmanlar, önemli olanın uykunun kalitesi olduğunu söylüyor. Dr. Sabri Derman, "Olağan uyku süresinden iki-iki buçuk saat az uyuyan bir kişide bu sorun üç haftadan beri devam ediyorsa, bu bir alarmdır. Her insanın uyku ihtiyacı farklıdır. Kimi kişi altı saatte uykusunu alır, kimi 12 saat..." diyerek önemli olanın kişinin ihtiyacı olan uykuyu almasının olduğunu söylüyor. Dr. Derman; gecede üç-dört defa uyanan bir kişinin uyku problemi yaşadığına dikkat çekiyor. Eğer kişi gün içinde yapması gereken işlerini aksatıyor, konsantrasyon sorunları yaşıyorsa ve bu problem üç haftayı geçtiyse; ilaç tedavisine başlamak gerekiyor. Ancak ilaç tedavisinin de iki ayı aşmaması şart! Çünkü beyni etkileyen bütün ilaçların bağımlılık yapma potansiyeli bulunuyor.