Bebekler bu anonim ninnimizin söylediği üzere uyurken büyürler mi ? Evet sevgili analar, bebekler uyurken büyür, uyurken daha çabuk büyür.
Nasıl mı ?
Evlatların büyümesinde en kıymetli role sahip olan hormon, büyüme hormonudur. Büyüme hormonu salınımının günlük ritmi vardır. Fizyolojik olarak mahsusen uykunun birinci saatlerinde ve gece uykusunda sarih formda salınır. Bu nedenle gün batımından sonra akşamın erken saatlerinde evladın uykuya başlama alışkanlığının geliştirilmesi çok değerlidir.
Evladın sağlıklı bir halde gelişmesinde büyüme hormonlarının nizamlı bir halde salgılanması, bunun için de akşamın ayan saatlerinin uykuda geçirilmesi en değerli faktördür.
Büyüme hormonu münhasıran 0-5 yaş arası devirde çok değerlidir. Bu hormonun ehliyetsiz salgılanması durumunda çocuklarda daha yavaş bir büyüme görülür. Bebeklik ve çocukluk periyodunda uyku, uykuya yaklaşma (çevre ile muhaberenin kesildiği), hayalsiz uyku (non Rem-asıl dinlenme ve rahatlamanın olduğu) ve duşlu uyku (Rem) olarak üç evreden oluşur.
Büyüme hormonu ise dinlenme ve fizikî yorgunluğun giderildiği rahatlamanın olduğu devirde salınmaya başlar. Yapılan çalışmalar büyüme hormonunun saat 22:00- 02:00 saatleri arasında daha ziyade salgılandığını ortaya koymuştur.Buradan hareketle 0-5 yaşta evlatların yatma saatlerinin 20:00 civarında olması münâsib olacaktır.
Sevgili valideler, bu sebeple büyume ve gelişmenin daha süratli olması için evlatlarımızı erken yatırmalıyız. Bununla birlikte büyüme hormonları, vücut hareketsizken, kuvvet harcamadığı vakitlerde daha düzgün bir ritimle salgılanır. Yorgunluk ve uykusuzluk büyüme hormonu salınımını azaltarak çocuklarda büyümeyi olumsuz tesirler ve velev büyümenin durmasına bile sebep olabilir.
Büyüme hormonları 22:00 ile 02:00 saatleri arasında daha çok salgılandığı için, evladın bu hormonlardan daha çokça yararlanabilmesi için erken yatma alışkanlığını kazanması büyük ehemmiyet taşımaktadır.
Sevgili analar, günümüzde hepimizi çok sıklıkla rahatsız eden bahislerden birisi de evlatlarımızın geç yatmasıdır. Çoğumuz bir araya geldiğimizde birbirimize yahut evlat doktorumuza, evladımızın uyumak bilmediğinden yakınırız.
Evlatların muhite, televizyona, oyuna ilgilerinin arttığı devirler ve yanlış beslenme alışkanlıkları yahut yöresel, ailesel ve toplumsal birtakım etkenler nedeniyle geç yatmaya eğilimli olmaları da, bu devirlerde büyümeleri üzerinde olumsuz tesirler oluşmasına neden olmaktadır.
Uyku sırasında büyüme hormonu yanında salgılanan vesair bir hormon ise melatonin hormonudur. Melatonin hormonu sağlıklı biçimde salgılandığında, uykunun sistemi ve kalitesi üzerindeki tesiriyle de; büyüme hormonu salınımı ile birlikte gerçekleşen evladın büyümesi üzerine olan olumlu tesirini artırmaktadır.
Uyku sırasında salgılanan büyüme hormonu ve melatonin hava karardıktan sonra üretilmeye başlanır. Melatonin günlük ve mevsimlik ışık değişimlerine nazaran uyku - uyanıklık ritmini ayarlayan bir hormondur. Geceleri bu hormonun artmasıyla koordinasyona isteği ortaya çıkar. Sabaha karşı hormon salgısının durması, uykunun hafiflemesine neden olur.
Gece onarım ve güzelleşme açısından en eksiksiz devirdir; gece uykusu bu sebeple çok değerlidir. Büyüme hormonunun evladın büyüme ve gelişmesinde, bütün doku ve organlar üzerinden tesirli olur. Başkaca bağışıklık sistemini de destekler.
Büyüme hormonu salınımındaki bozukluk nedeniyle devranla iştah da olumsuz etkilenir, evlatta huzursuzluk, kaygı ve istenmeyen davranış biçimleri gelişir. Bağışıklığı da etkilenen evlatlar daha sık hastalanmaya başlarlar. Unutmayınız ki sevgili valideler, uyku dimağın en değerli besinidir. Büyüme yanında zihinsel performans üzerinde de çok olumlu tesirleri vardır.
Evlatlarınızı her gün tıpkı saatte yatırınız. Böylelikle, uyku vaktine alışmış olurlar. Evlatlarımızın erken yatmasının sağlanmasında siz sevgili validelere ve babalara büyük hizmetler düşmektedir. Her evladın bir biyoritmik saati vardır. Yani, her evladın kilosuna, günlük aktivitelerine, harcadığı güce ve alışkanlıklarına nazaran uykusunun gelme saati değişiktir.
Evlatlarımızın uyku saatinde sizlerinde bugüne kadar izlediğiniz tavırların büyük kıymeti vardır. Bu nedenle evlatlar uyku saatleriyle ilgili kesinlikle disipline edilmelidir. Bu, evladın hem bedensel, hem ruhsal sıhhati, hem de sistemli bir yaşama alışması açısından kıymetlidir. Biz aileler tarafından yapılan olağan cürümler ve birtakım davranış ve kuralları günlük hayatta faliyete geçiremememiz evlatların büyümeleri üzerinde olumsuz tesirler yaratmaktadır.
Nasıl mı ?
Evlatların büyümesinde en kıymetli role sahip olan hormon, büyüme hormonudur. Büyüme hormonu salınımının günlük ritmi vardır. Fizyolojik olarak mahsusen uykunun birinci saatlerinde ve gece uykusunda sarih formda salınır. Bu nedenle gün batımından sonra akşamın erken saatlerinde evladın uykuya başlama alışkanlığının geliştirilmesi çok değerlidir.
Evladın sağlıklı bir halde gelişmesinde büyüme hormonlarının nizamlı bir halde salgılanması, bunun için de akşamın ayan saatlerinin uykuda geçirilmesi en değerli faktördür.
Büyüme hormonu münhasıran 0-5 yaş arası devirde çok değerlidir. Bu hormonun ehliyetsiz salgılanması durumunda çocuklarda daha yavaş bir büyüme görülür. Bebeklik ve çocukluk periyodunda uyku, uykuya yaklaşma (çevre ile muhaberenin kesildiği), hayalsiz uyku (non Rem-asıl dinlenme ve rahatlamanın olduğu) ve duşlu uyku (Rem) olarak üç evreden oluşur.
Büyüme hormonu ise dinlenme ve fizikî yorgunluğun giderildiği rahatlamanın olduğu devirde salınmaya başlar. Yapılan çalışmalar büyüme hormonunun saat 22:00- 02:00 saatleri arasında daha ziyade salgılandığını ortaya koymuştur.Buradan hareketle 0-5 yaşta evlatların yatma saatlerinin 20:00 civarında olması münâsib olacaktır.
Sevgili valideler, bu sebeple büyume ve gelişmenin daha süratli olması için evlatlarımızı erken yatırmalıyız. Bununla birlikte büyüme hormonları, vücut hareketsizken, kuvvet harcamadığı vakitlerde daha düzgün bir ritimle salgılanır. Yorgunluk ve uykusuzluk büyüme hormonu salınımını azaltarak çocuklarda büyümeyi olumsuz tesirler ve velev büyümenin durmasına bile sebep olabilir.
Büyüme hormonları 22:00 ile 02:00 saatleri arasında daha çok salgılandığı için, evladın bu hormonlardan daha çokça yararlanabilmesi için erken yatma alışkanlığını kazanması büyük ehemmiyet taşımaktadır.
Sevgili analar, günümüzde hepimizi çok sıklıkla rahatsız eden bahislerden birisi de evlatlarımızın geç yatmasıdır. Çoğumuz bir araya geldiğimizde birbirimize yahut evlat doktorumuza, evladımızın uyumak bilmediğinden yakınırız.
Evlatların muhite, televizyona, oyuna ilgilerinin arttığı devirler ve yanlış beslenme alışkanlıkları yahut yöresel, ailesel ve toplumsal birtakım etkenler nedeniyle geç yatmaya eğilimli olmaları da, bu devirlerde büyümeleri üzerinde olumsuz tesirler oluşmasına neden olmaktadır.
Uyku sırasında büyüme hormonu yanında salgılanan vesair bir hormon ise melatonin hormonudur. Melatonin hormonu sağlıklı biçimde salgılandığında, uykunun sistemi ve kalitesi üzerindeki tesiriyle de; büyüme hormonu salınımı ile birlikte gerçekleşen evladın büyümesi üzerine olan olumlu tesirini artırmaktadır.
Uyku sırasında salgılanan büyüme hormonu ve melatonin hava karardıktan sonra üretilmeye başlanır. Melatonin günlük ve mevsimlik ışık değişimlerine nazaran uyku - uyanıklık ritmini ayarlayan bir hormondur. Geceleri bu hormonun artmasıyla koordinasyona isteği ortaya çıkar. Sabaha karşı hormon salgısının durması, uykunun hafiflemesine neden olur.
Gece onarım ve güzelleşme açısından en eksiksiz devirdir; gece uykusu bu sebeple çok değerlidir. Büyüme hormonunun evladın büyüme ve gelişmesinde, bütün doku ve organlar üzerinden tesirli olur. Başkaca bağışıklık sistemini de destekler.
Büyüme hormonu salınımındaki bozukluk nedeniyle devranla iştah da olumsuz etkilenir, evlatta huzursuzluk, kaygı ve istenmeyen davranış biçimleri gelişir. Bağışıklığı da etkilenen evlatlar daha sık hastalanmaya başlarlar. Unutmayınız ki sevgili valideler, uyku dimağın en değerli besinidir. Büyüme yanında zihinsel performans üzerinde de çok olumlu tesirleri vardır.
Evlatlarınızı her gün tıpkı saatte yatırınız. Böylelikle, uyku vaktine alışmış olurlar. Evlatlarımızın erken yatmasının sağlanmasında siz sevgili validelere ve babalara büyük hizmetler düşmektedir. Her evladın bir biyoritmik saati vardır. Yani, her evladın kilosuna, günlük aktivitelerine, harcadığı güce ve alışkanlıklarına nazaran uykusunun gelme saati değişiktir.
Evlatlarımızın uyku saatinde sizlerinde bugüne kadar izlediğiniz tavırların büyük kıymeti vardır. Bu nedenle evlatlar uyku saatleriyle ilgili kesinlikle disipline edilmelidir. Bu, evladın hem bedensel, hem ruhsal sıhhati, hem de sistemli bir yaşama alışması açısından kıymetlidir. Biz aileler tarafından yapılan olağan cürümler ve birtakım davranış ve kuralları günlük hayatta faliyete geçiremememiz evlatların büyümeleri üzerinde olumsuz tesirler yaratmaktadır.
