Apandisit duvarının kalınlaşmasının nedeni genellikle apandisitin içinde bir tıkanıklık oluşmasıdır. Apandisitin ağzı tıkandığında iltihaplanma başlar ve apandisit organı şişmeye başlar. Bu süreç devam ettikçe apandisitin duvarı kalınlaşabilir. Tıkanıklık sonucu lenfatik akım ve kan dolaşımı da bozulabilir, bu da duvarında nekrozlar (çürümeler) oluşmasına yol açar ve duvar bütünlüğü bozulmaya başlayabilir.

Apandisit genellikle açık veya laparoskopik apendektomi yoluyla tedavi edilir. Bugünlerde ameliyat için 5-10 mm'lik kesiler kullanılmaktadır. Özellikle belirli koşullar olmadığı sürece ameliyat laparoskopik olarak tercih edilmektedir.

Plastron apandisit, apandisitin çevresinde sıkışmış iltihaplara verilen addır. Plastron apandisit genellikle hızlı cerrahi müdahale gerektirmez. Antibiyotik tedavisinden sonra uygun koşullarda cerrahi müdahale gerekebilir. Yapılmadığı takdirde tekrarlama riski %7 civarındadır ve nadir durumlarda kanser gelişebilir.

Ameliyattan sonra yemek yemek için bir süre beklemek önemlidir çünkü hastanın anesteziden tamamen kurtulması ve mide-bağırsak sistemlerinin normal faaliyetlerine dönmesi gereklidir. Bu süre hastanın genel durumuna ve ameliyatın türüne bağlı olarak değişebilir.

Ameliyat sonrası beslenme için önerilen çorbalar genellikle sıvı kıvamında ve püre şeklinde olmalıdır. Domates, yayla, tarhana çorbası gibi çorbalar tercih edilebilir. Daha sonra koyu kıvamlı püreler de yavaş yavaş denenebilir.

Apandisit her yaş grubunda görülebilir, ancak 70 yaş ve üzerindeki bireylerde riskler artabilir. Apandisitin ciddi komplikasyonları olabilir ve yaş ilerledikçe bu riskler de artabilir. Apandiste kanser gelişme riski düşüktür, ancak nadir durumlarda görülebilir ve genellikle apandisitin çıkarılması ile tedavi edilebilir.