Biyomekanik özellikler, insan dokularının mekanik streslere nasıl tepki verdiğini ve bu dokuların özelliklerini inceleyen bir alanı ifade eder. Bu alanda yapılan çalışmalar genellikle insan vücudunun hareketlerini, biomekanik prensipler doğrultusunda inceler. Örneğin, bir iş makinesinde çalışan kişilerin güvenliğini sağlamak için üretilen kask, eldiven, maske gibi kişisel koruyucu ekipmanların tasarımı ve geliştirilmesinde biyomekanik ilkelerin kullanılması önemlidir.

Biyomekanik hareket, kasların, kemiklerin, tendonların ve bağların birlikte çalışarak canlı bir vücudun hareketini üretme sürecini inceler. Bu alan genellikle kinesiyoloji alanının bir parçası olarak kabul edilir ve hareket mekaniğine odaklanır.

Biyomekaniksel bilgiler, birçok farklı alanda kullanılır. Örneğin, atletik performansın artırılması, çalışma ortamlarının ergonomisinin iyileştirilmesi, klinik rehabilitasyon süreçlerinin desteklenmesi, ortez-protez geliştirilmesi ve ortopedik cerrahi uygulamalarında biyomekanik bilgilerin önemi büyüktür. Bu bilgiler sayesinde, sistem düzeyinde cihazlar geliştirilerek sağlık ve performans alanlarında ilerlemeler sağlanabilir.

Diz biyomekaniği, alt ekstremite dizilimi, diz anatomisi ve dize etki eden kuvvetler arasındaki ilişkiyi açıklayan bir alanı ifade eder. Diz biyomekaniği, dizin stabilitesi ve hareket serbestliği gibi özelliklerini inceler ve diz üzerindeki mekanik yükleri anlamamıza yardımcı olur.

Hareket analizi, spor veya sağlık alanında yapılan beceri ve performans değerlendirmelerinde kullanılan bir yöntemdir. Bu analizler genellikle ölçüm yöntemleri ve ekipmanlarını içerir ve amaçları performansı artırmak veya sağlığı korumak için gerekli verileri sağlamaktır.

Kemiğin biyomekanik davranışını belirleyen faktörler arasında, kemik geometrisi, dokuların özellikleri ve uygulanan yükün büyüklüğü ve yönü sayılabilir. Kemiklerin yük taşıma kapasitesi bu faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Omurga biyomekaniği, insan omurgasının fizik ve mekanik kurallara göre incelendiği bir alandır. İnsan omurgasının özellikleri, iki ayak üzerinde durabilme yeteneği gibi fonksiyonlarda önemli rol oynar ve bu özellikler biyomekanik açıdan incelenir.

Creep fenomeni, bir malzemenin uzun süreli bir fiziksel yük altında kalması sonucunda meydana gelen boyutsal değişikliği ifade eder. Bu değişiklik genellikle yavaş ve zamanla oluşan bir deformasyon olarak tanımlanır.

Diz ekstansiyonu, diz ekleminde gerçekleşen uzatma hareketini ifade eder. Ekstansiyon hareketi diz ekleminin kıvrık durumdan düz bir pozisyona gelmesini sağlar.

Diz fleksiyonu ise diz ekleminde gerçekleşen bükülme hareketidir. Normal bir dizin bükülme hareket açıklığı genellikle 0 ile 155-160 derece arasındadır ve günlük yaşamda çeşitli aktiviteler için farklı derecelerde fleksiyon hareketine ihtiyaç duyulabilir.