Günümüzdeki sosyal politika sorunlarının işsizlik, yoksulluk, eğitim ve sağlık hakkına erişimde yaşanan zorluklar, sosyal yardımlar ve emeklilik gibi destek mekanizmalarının yetersizliği, barınma ihtiyacı gibi konuları kapsadığını söyleyebiliriz. Bu sorunlar toplumun belirli kesimlerini olumsuz etkileyebilir ve sosyal adaletsizliklere neden olabilir.

Küresel sorunlara baktığımızda ise çevre kirliliği, iklim değişikliği, teknolojik sorunlar ve biyolojik çeşitlilik kaybı gibi alanlarda önemli zorluklarla karşılaşıldığını görmekteyiz. Bu sorunlar dünya genelinde yaygın bir şekilde hissedilmekte ve uluslararası iş birliği ile çözümü için çabalar harcanmaktadır.

Küreselleşmenin sosyal politika üzerindeki etkilerine gelince, küreselleşme sürecinde işyerlerinin korunmasız hale gelmesi, eşitsizliklerin artması, yoksulluğun derinleşmesi, sosyal korumanın zayıflaması, güvencesizlik ve istihdam piyasalarında belirsizlik gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bu noktada sosyal politika alanında ulusal ve uluslararası düzeyde yeni politikalar geliştirilmesi gerekmektedir.

Sosyal sorunlar, toplumun çeşitli kesimlerinin toplumsal eşitsizliklere maruz kaldığı durumları ifade ederken, sosyal hizmet ise bu sorunların çözümüne yönelik çalışmaları içeren bir disiplindir. Sosyal hizmet, insanların refahlarını artırmaya ve sosyal adaleti sağlamaya yönelik uygulamaları kapsar.

Sosyal politikanın hedefleri arasında işsizliği azaltma, yoksulluk oranını düşürme, özürlülerin toplumsal hayata katılımını sağlama gibi konular bulunmaktadır. Bunlar sosyal politikanın önemli hedefleridir ve toplumun refahı ve adaleti için önem taşırlar.

Sosyal politika unsurları genellikle sağlık, eğitim, konut, sosyal güvenlik, istihdam ve sosyal hizmetler gibi alanları içerir. Bu unsurların etkili bir şekilde ele alınması toplumsal refahın artırılmasına ve sosyal adaletin sağlanmasına yardımcı olabilir.

İnsanlığın en büyük sorunu olarak kimsenin birbirini dinlememesi ve birbirine saygı duymaması ifade edilmiş. İletişim eksikliği ve empati kurmama gibi etkenler toplumsal ilişkilerde güven problemine neden olabilir. Bu nedenle karşılıklı anlayış, hoşgörü ve empati insanlığın karşılaştığı birçok sosyal soruna çözüm olabilir.