İmar sorunlarıyla ilgili detaylı bilgi vermek isterim:

1. İmar adalarının gereğinden fazla geniş olması: Bu durum, kentsel dengesizliğe yol açabilir ve arazi kullanımını verimsiz hale getirebilir.
2. Ada şekillerinin düzgün olmayışı: Yapılaşma ve altyapı düzenlemelerinde sorunlara neden olabilir, planlı gelişimi zorlaştırabilir.
3. Kadastro parsellerinin düzensizliği: Farklı yapılaşma şartları olan parsellerin bir arada bulunması, bütünlüğü bozabilir ve adaletsizlik yaratabilir.
4. Farklı yapılaşma şartı olan imar adalarında adaletli dağıtım: Eşit değerde olmayan parsellerin aynı imar şartlarına tabi tutulması, adaletsizlik sorunlarına yol açabilir.

İmar hukuku kaynakları ise genellikle Anayasa, yasa, tüzük, yönetmelik ve genelgelerden oluşur. Ayrıca, imar planı belgesi de önemli bir kaynaktır ve imar hukukunun temelini oluşturur.

Uygulama imar planları genellikle nazım imar planı esaslarına göre yapılır. Bu planlar, bölgenin yapı adalarını, yoğunluk ve düzenlerini, yolları ve uygulama programlarını belirler. 1/1000 uygulama planı, bu prensiplere göre hazırlanır ve uygulama sürecinde kullanılır.

Şuyulandırma süreci genellikle İYUK m.11/1'e göre yürütülür. Bu süreçte, itirazın dava açma süresi içinde yapılması gerekir ve idarece cevap verilmemesi halinde istek reddedilmiş sayılır.

Imar planları, ülke ve bölge planlarına uygun olarak yerleşim ve yer kullanımı kararlarını belirler. Bu planlar genellikle Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından yapılan planlardır.

Imar planı yapılırken görüş alınması gereken kurumlar arasında il müftülükleri de yer alabilir. Özellikle dini yapı alanlarını kapsayan planlar ve değişikliklerinde il müftülerinden görüş alınması gerekebilir.

Imar planlarının uygulama evresi ve araçları arasında yer seçimi, fiziki durum belirleme, hali hazır harita yapımı ve yer bilimi çalışmaları gibi unsurlar bulunmaktadır. Bu araçlar, planların doğru ve etkin bir şekilde uygulanmasına yardımcı olur.