- Katılım
- 27 Aralık 2022
- Mesajlar
- 342.240
- Çözümler
- 4
- Tepkime puanı
- 650
- Puan
- 113
- Yaş
- 36
- Konum
- Adana
- Web sitesi
- forumsitesi.com.tr
- Credits
- 1.489
- Meslek
- Webmaster
İsraf, dinimizin en temel ahlaki meselelerinden biri olup, günümüzün en kritik küresel sorunu olan çevre kriziyle doğrudan ve derin bir ilişki içerisindedir. İslam'ın 14 asır önce ortaya koyduğu israf yasağı, modern çevre bilincinin ahlaki ve manevi temelini oluşturur.
İslam'da israf, sadece bir şeyi boşa harcamak değil, aynı zamanda Allah'ın verdiği nimete karşı bir nankörlük, bir haddi aşma ve O'nun sevmediği bir davranış olarak kabul edilir.
İslam'ın israf yasağı, modern çevre bilincinin özünü oluşturan ilke ve değerleri 1400 yıl öncesinden haber verir. Aralarındaki bağ şu temel prensipler üzerine kuruludur:
İsrafın Dinimizdeki Yeri
İslam'da israf, sadece bir şeyi boşa harcamak değil, aynı zamanda Allah'ın verdiği nimete karşı bir nankörlük, bir haddi aşma ve O'nun sevmediği bir davranış olarak kabul edilir.
- Kur'an-ı Kerim'de Kesin Bir Yasak:Allah Teâlâ, israfı net ve kesin bir dille yasaklar ve israf edenleri sevmediğini belirtir:
"Yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz. Çünkü O, israf edenleri sevmez." (A'râf Suresi, 7/31)Bu ayet, israfın Allah'ın sevgisinden mahrum kalmaya sebep olan bir eylem olduğunu gösterir. Başka bir ayette ise israfın en ileri boyutu olan "saçıp savurma" (tebzîr), şeytanla kardeş olmak gibi çok ağır bir ifadeyle kınanır:"Akrabaya, yoksula ve yolda kalmışa hakkını ver. Fakat saçıp savurma! Çünkü saçıp savuranlar şeytanların kardeşleridir..." (İsrâ Suresi, 17/26-27) - Peygamberimizin (s.a.v) Hayatından Somut Örnekler:Peygamber Efendimiz'in hayatı, israfın her türüne karşı en güzel örneklerle doludur. Bu konudaki en çarpıcı hadislerden biri şudur:
Sahabeden Sa'd, abdest alırken suyu bol kullanıyordu. Peygamberimiz onu gördü ve "Bu ne israf, yâ Sa'd?" diye uyardı. Sa'd, "Abdestte de israf olur mu?" diye sorunca, Allah Resûlü şu evrensel cevabı verdi: "Evet, akan bir nehrin kenarında bile olsan (israf olur)."Bu hadis, suyun ibadet gibi kutsal bir eylem için ve görünüşte sonsuz bir kaynak olan nehir kenarında bile olsa israf edilemeyeceğini öğreterek, kaynak kullanımında ne kadar hassas olunması gerektiğini ortaya koyar. - İsrafın Kapsamı:İslam'a göre israf, sadece yiyecek, su veya para ile sınırlı değildir. Hayatın her alanını kapsar:
- Zaman İsrafı: Geri getirilemeyen en kıymetli sermaye olan zamanı boşa geçirmek.
- Enerji İsrafı: Gereksiz yanan bir lambayı söndürmemek, yakıtı boşa harcamak.
- Sağlık İsrafı: Kötü alışkanlıklarla vücut emanetine zarar vermek.
- Bilgi ve Yetenek İsrafı: Öğrenilen ilimle amel etmemek, sahip olunan yetenekleri hayır yolunda kullanmamak.
İsraf ve Çevre Bilinci Arasındaki Derin Bağ
İslam'ın israf yasağı, modern çevre bilincinin özünü oluşturan ilke ve değerleri 1400 yıl öncesinden haber verir. Aralarındaki bağ şu temel prensipler üzerine kuruludur:
- Temel İlke: Kâinat Bir Emanettir:Çevre bilincinin İslami temelini "emanet" ve "halife" kavramları oluşturur. Dünya ve içindeki tüm kaynaklar (hava, su, toprak, bitkiler, hayvanlar) insanın mülkü değil, Allah'ın ona bir emanetidir. İnsan ise yeryüzünde Allah'ın halifesidir, yani bu emaneti korumakla görevli bir vekildir. İsraf, bu emanete ihanet etmektir. Çevreyi korumak ise bu emanete sahip çıkmaktır.
- Tüketim Toplumuna Karşı "İktisat" (Denge):Modern çevre krizinin temelinde, "kullan-at" üzerine kurulu tüketim toplumu yatar. İslam ise her alanda dengeyi (iktisat) emreder ve aşırılığı yasaklar. Müslüman, "ihtiyacı kadar" tüketir, "arzularına göre" değil. Bu prensip, doğal kaynakların aşırı sömürülmesinin ve kirliliğin önüne geçen en etkili ahlaki ilkedir.
- Su ve Gıda Güvenliği:Peygamberimizin abdest alırken bile suyu israf etmeme uyarısı, günümüzdeki kuraklık ve su kıtlığı tehlikesine karşı en güçlü manevi bilinçtir. Aynı şekilde, gıda israfının yasaklanması, dünyadaki açlık sorunuyla doğrudan ilişkilidir. Bir yanda milyonlarca ton gıdanın çöpe atılması, diğer yanda milyonlarca insanın açlık çekmesi, hem israf hem de büyük bir ahlaki ve sosyal adaletsizliktir.
- Tüm Canlılara Karşı Sorumluluk:Çevreyi kirletmek, sadece soyut bir doğaya zarar vermek değildir. Kirletilen bir nehirde yaşayan balıklara, kesilen bir ormanda barınan hayvanlara karşı işlenmiş bir zulümdür. İslam, sadece insanlara değil, tüm canlılara karşı merhametli olmayı emreder. Çevreyi korumak, Allah'ın sessiz kulları olan hayvanların ve bitkilerin yaşam hakkına saygı duymaktır.