Müzik aletleri tarih boyunca insanların duygularını ifade etmek, iletişim kurmak ve eğlenmek amacıyla kullanılmıştır. İlk enstrümanlar genellikle doğadan gelen malzemelerle yapılmış ve zamanla geliştirilmiştir. Örneğin, mağara duvarları ve sarkıtlarını çalma eyleminin insanlar arasında en eski müzik aleti olarak kullanıldığına dair kanıtlar bulunmaktadır. Ayrıca, taştan yapılmış flüt parçaları gibi buluntular da en eski müzik enstrümanlarının kökenini araştırmamızı sağlamıştır.

Ilk enstrümanın kim tarafından bulunduğu konusunda belirli bir isim vermek zor olsa da, Almanya'da Hohle Fels adındaki bir mağarada bulunan yaklaşık 42.000 ila 43.000 yıl öncesine tarihlenen flüt parçaları, en eski enstrümanlar olarak kabul edilmektedir.

Müzik aletini icat eden kişi konusunda da kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, Divje Babe Flütü olarak bilinen ve yaklaşık 50.000 ile 60.000 yıl öncesine tarihlenen ayı uyluk kemiğinden yapılan enstrüman, dünyanın en eski müzik aleti olarak kabul edilir ve Neandertaller tarafından üretildiği düşünülmektedir.

Müzik aletlerinin tarihçesi, arkeolojik buluntularla desteklenmiştir. Çalgıların yaklaşık 5000 yıl önce kullanılmaya başlandığı arkeolojik verilerle ortaya konmuştur. Günümüzde ise çalgı bilimi gelişmiş ve çalgılarda kullanılan terimlerin standartlaşması sağlanmıştır.

Eski çağlardaki müzik aletleri oldukça çeşitliydi. 9 telli lir, büyük def, çıngıraklar, davullar, kastanyetler gibi enstrümanlar kullanılıyordu. Ayrıca, farklı kültürlerde gelişen müzik aletleri de günümüzdeki enstrümanların kökenini oluşturmuştur.

Ilk müzik eserlerine dair bulgular, Hindistan'da 3000 yıl öncesine tarihlenen Veda İlahileri gibi eserlerde gözlemlenmektedir. İlkel toplumlarda insanlar, küçük hayvan derileri ve malzemeler kullanarak müzik aletleri yapmışlardır ve bu sayede ritmli çalgılar ortaya çıkmıştır.

Türklerin en eski müzik aleti olarak bilinen Kopuz, Türk halk müziğinde önemli bir yere sahiptir. Ancak Kopuz olarak adlandırılan çalgılara farklı türlerde de rastlanmaktadır. Ayrıca, Türk kültüründe önemli bir yere sahip olan Kopuz, hala Anadolu, Kafkasya ve Orta Asya bölgelerinde kullanılmaktadır.

Eski çağlardaki müzik aletleri arasında Mezopotamya Liri, Antik Mısır Arpı, Arap Udu gibi çalgılar bulunmaktadır. Tarihteki farklı uygarlıkların müzik aletleri, o dönemin kültür ve müzik anlayışını yansıtmaktadır.

Müziğin tarihi, insanlık tarihindeki önemli gelişmelerden biridir ve çeşitli uygarlıklarda müziğe farklı anlamlar yüklenmiştir. Ilkel çağlardan itibaren müziğin günlük yaşamdan dinsel törenlere kadar geniş bir yelpazede kullanıldığı bilinmektedir.

Ilk şarkı söyleyen kişi konusunda belirli bir isim vermek zor olsa da, Sümerlere ait 3400 yıl öncesine dayanan tabletlerde yer alan şarkılar günümüze ulaşmıştır. Bu şarkılar, bugün kullandığımız müzik notalarına uyarlanarak yorumlanmıştır.

Türklere özgü müzik aletleri arasında Bağlama, Kabak Kemane, Karadeniz Kemençesi, Zurna, Davul, Def, Yaylı Tambur, Ud gibi çalgılar bulunmaktadır. Bu enstrümanlar, Türk müziğinin zenginliğini ve çeşitliliğini yansıtmaktadır.

Eski müzik aletleri arasında Bağlama, geleneksel Türk müziğinin vazgeçilmez enstrümanlarından biridir. Bağlama, Türk halk müziğinde geniş bir kullanım alanına sahip olmasıyla bilinir ve Türk kültüründe önemli bir yere sahiptir.