Peygamber Efendimiz Nasıl Vefat Etti?

ZeberusZeberus doğrulanmış üyedir.

(¯´•._.• Webmaster •._.•´¯)
Yönetici
Katılım
27 Aralık 2022
Mesajlar
342.367
Çözümler
4
Tepkime puanı
1.353
Puan
113
Yaş
37
Konum
Adana
Web sitesi
forumsitesi.com.tr
Credits
6.665
Meslek
Webmaster
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v.) vefatı, tüm Müslümanlar için en hüzünlü olaylardan biridir. Onun vefatı ani bir şekilde olmamış, yaklaşık iki hafta süren bir hastalık sürecinin sonunda gerçekleşmiştir.

İşte Peygamber Efendimizin son günleri ve vefat süreci:



Hastalığın Başlangıcı



Her şey, Veda Haccı'ndan yaklaşık üç ay sonra, Hicret'in 11. yılı, Safer ayının sonlarına doğru (Miladi 632 yılının Mayıs ayı sonları) başladı. Peygamberimiz, bir gece yarısı Cennetü'l-Baki mezarlığına giderek oradaki Müslümanlar için dua etti. Döndükten sonra rahatsızlığı başladı. Hastalığı, şiddetli bir baş ağrısı ve yüksek ateşle kendini gösterdi.

Bu hastalığın sebebinin, Hayber'in fethinden sonra Yahudi bir kadın tarafından ikram edilen zehirli etin uzun vadeli tesiri olduğuna dair rivayetler bulunmaktadır. Nitekim Peygamberimiz, son anlarında bu zehrin etkisini hissettiğini ifade etmiştir.



Son Günleri ve Vasiyetleri



Hastalığı ağırlaşınca, hanımlarının iznini alarak son günlerini Hz. Aişe'nin odasında geçirmeye karar verdi. Bu süreçte yaşananlar şöyledir:

  1. Mescid'deki Son Konuşması: Hastalığına rağmen bir süre daha namazları kendisi kıldırdı. Ateşi çok yükseldiğinde ise üzerine soğuk su dökülmesini isteyerek biraz ferahladı ve Mescid'e gitti. Minbere çıkarak Müslümanlara son vasiyetlerinden birini yaptı. Bu konuşmasında Allah'a hamd ettikten sonra, kendisinden sonra şirke düşülmemesi konusunda ümmetini uyardı. Ensar'a iyi davranılmasını, Yahudi ve Hristiyanların kabirleri ibadet yeri edinmelerini eleştirerek ümmetini bu konuda sakındırdı ve şöyle dua etti: "Allah'ım! Ümmetim hakkında sana şikâyette bulunuyorum."
  2. Namaz İmamlığı Görevinin Devri: Hastalığı iyice ağırlaşıp Mescid'e çıkamayacak duruma gelince, Hz. Ebubekir'in cemaate namaz kıldırmasını emretti. Bu, aynı zamanda onun kendisinden sonraki halifeliğine bir işaret olarak kabul edilmiştir.
  3. Son Anlarındaki Tavsiyeleri: Vefatına yakın anlarında bile ümmetini düşünüyordu. Yanında bulunanlara sık sık şu üç şeyi vasiyet etti:
    • "Namaza, namaza dikkat edin!" (Namazın önemini vurguladı.)
    • "Elinizin altındakilere (kölelere, hizmetçilere) iyi davranın!" (Haklarına riayet edilmesini istedi.)
    • Arap Yarımadası'nda iki dinin bir arada bulunmamasını istedi.
  4. Kızı Hz. Fatıma ile Konuşması: Yanına gelen kızı Hz. Fatıma'nın kulağına eğilip bir şeyler söyledi. Hz. Fatıma önce ağladı, sonra tekrar bir şeyler söyleyince gülümsedi. Sebebi sorulduğunda, Peygamberimizin önce bu hastalıktan kurtulamayacağını söylediğini, bu yüzden ağladığını; sonra da ailesinden kendisine ilk kavuşacak kişinin kendisi olduğunu müjdelediğini, bu yüzden gülümsediğini belirtmiştir.


Vefat Anı



Hicret'in 11. yılı, Rebiülevvel ayının 12'si Pazartesi günü (Miladi 8 Haziran 632), Peygamberimiz sabah namazı vaktinde Mescid'in perdesini araladı. Hz. Ebubekir'in arkasında saf tutmuş Müslümanları görünce tebessüm etti. Onun bu hali, hastalığının geçtiği zannıyla Müslümanları çok sevindirdi.

Ancak o gün kuşluk vaktine doğru hastalığı tekrar ağırlaştı. Hz. Aişe'nin kucağına yaslanmış haldeydi. Yanında bulunan su kabına elini batırıp yüzüne sürerek, "Lâ ilâhe illallah, muhakkak ki ölümün de sekerâtı (şiddeti) vardır." diyordu.

Son anlarında misvak istedi ve gücü yettiğince dişlerini temizledi. Gözlerini yukarıya dikti ve şu son sözleri söyledi:

"Mâ'ar-Refîkı'l-A'lâ... En Yüce Dosta..."
Bu sözleriyle ruhunu Allah'a teslim etti. Peygamber Efendimiz vefat ettiğinde 63 yaşındaydı.



Vefat Sonrası



Peygamberimizin vefat haberi Medine'ye bir anda matem havası çökertti. Sahabeler büyük bir şok ve üzüntü yaşadı. Hatta Hz. Ömer gibi bazıları onun ölmediğine, geri döneceğine inanmak istedi. Bu kritik anda Hz. Ebubekir, büyük bir metanetle halkı sakinleştirdi ve o meşhur konuşmasını yaptı:

"Ey insanlar! Kim Muhammed'e tapıyorsa, bilsin ki Muhammed ölmüştür. Kim de Allah'a kulluk ediyorsa, bilsin ki Allah diridir, ölümsüzdür."
Ardından şu ayeti okudu: "Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse, siz ökçelerinizin üzerinde geriye mi döneceksiniz?" (Âl-i İmrân, 144)

Peygamber Efendimiz, vefat ettiği yer olan Hz. Aişe'nin odasına defnedilmiştir.
 

Peygamberimizin Günlük Hayatı Ve Ibadetleri Nasıldı?

Peygamberimizin Kabri Nerededir?

  1. Konular

    1. 1.282.900
  2. Mesajlar

    1. 1.683.914
  3. Kullanıcılar

    1. 32.235
  4. Son üye

Geri
Üst Alt