Kur’ândaki Mesih
Sayın hocam, verdiğiniz açıklayıcı bilgiler için sağ olun. Yanılmıyorsam Kur’ân’da, Hz. İsa’dan hem peygamber hem de Mesih olarak bahsediliyor. Hangi âyet olduğu ezberimde değil, ama okuduğumda ilginç bulmuştum. Mesih’i Hıristiyanlar kurtarıcı olarak anlıyorlar. Kur’ân Mesih’i nasıl anlıyor ve biz Müslümanlar bunu nasıl algılamalıyız? Saygılarımla. Yusuf Gökçe
Cevap: “Melekler demişti ki: ‘Ey Meryem, Allah seni, kendisinden bir kelime ile müjdeliyor: Adı Meryem oğlu Îsâ Mesîh’tir; dünyada da, âhirette de yüzde (şerefli) ve (Allah’a) yakın olanlardandır’.” (Âl-i İmran 45)
“ ‘Biz Allah’ın elçisi, Meryem oğlu Îsâ Mesîh’i öldürdük!’ demelerinden ötürü (belâlara uğradılar). Oysa onu öldürmediler ve asmadılar; fakat (bu iş) kendilerine, benzer gösterildi (Yani İncîl yazarlarınca Îsâ, öldürülen veya asılan efsânevî nitelikteki (Dionysius, Oziris, Orfeus, Attis, Adonis gibi) bâtıl tanrılara benzetildi.). Onun hakkında ayrılığa düşenler, ondan yana tam bir kuşku içindedirler. O hususta kesin bilgileri yoktur. Sadece zanna uyuyorlar. Onu yakînen öldürmediler (onu öldürdüklerini kesin biçimde bilemediler).” (Nisa: 157)
“Ey Kitap ehli, dîninizde taşkınlık etmeyin ve Allah hakkında gerçek olmayan şeyleri söylemeyin! Meryem oğlu Îsâ Mesîh, sadece Allah’ın elçisi, O’nun Meryem’e attığı kelimesi ve O’ndan bir ruhtur. Allah’a ve elçilerine inanın, (Allah) ‘Üçtür’ demeyin. Kendi yararınıza olarak buna son verin. Çünkü Allah, yalnız bir tek tanrıdır. Hâşâ O, çocuk sahibi olmaktan yücedir. Göklerde ve yerde olanların hepsi O’nundur. Vekîl olarak Allah yeter.” (Nisa: 171)
Bu âyetlerde Hz. Îsâ, Mesîh sıfatıyla anılmaktadır. Mesîh aslında yağ sürülerek meshedilen demektir. Krallar din adamlarınca vücutlarına yağ sürülerek krallığa atandıkları için yağ sürülen anlamında Mesîh, kralların bir unvanı olmuştur.
Kur’ân’a göre dinin özünden sapmış olan İsrail oğullarını doğru din yoluna sokmak ve düştükleri yenilgilerden kurtarmak üzere yüce Allah Hz. İsa’yı yaratmış, mu’cizevi bir yaratılışla dünyaya getirmiştir. Yaratılışı ve yaşamı olağanüstü olaylarla, peygamberliğini kanıtlayan mu’cizelerle doludur. Duasıyla gökten bir sofra indirilmiş olması da onun mu’cizelerindendir. Biz onun, Allah’ın ülül-azm (güçlü irade sahibi) büyük elçilerinden olduğuna inanırız. Ama İsrailoğulları, kendilerini Hak yola, insana tapmaktan Hakk’a tapmaya çağıran o büyük peygamberi, o Kurtarıcıyı tanımamışlar, ona ellerinden gelen her kötülüğü yapmışlardır. Fakat Âl-i İmran Suresinin: “Allah demişti ki: ‘Ey Îsâ, ben senin canını alacağım, seni bana yükselteceğim, seni inkâr edenlerden temizleyeceğim (kurtaracağım) ve sana uyanları kıyamet gününe kadar inkâr edenlerin üstünde tutacağım. Sonra dönüşünüz bana olacaktır. Ayrılığa düştüğünüz şeyler hakkında aranızda ben hükmedeceğim’!” meâlindeki 55’nci âyetinde açıkça belirtildiği üzere İsrailoğulları, ancak İsâ’ya inananların himayeleri altında varlıklarını sürdürebilmektedirler.
Kızla erkek arkadaş olarak gezebilirler mi?
Sayın hocam, kızla erkeğin normal arkadaş olması, konuşması ve gezmesi günah mı? Saygılarımla Gülzar Can
Cevap: İslâm'da nikâh düşen erkekle kadının, yalnız başına bulunmaları, gezip tozmaları caiz değildir. Ancak yanlarında üçüncü bir kişi bulunursa o zaman bir sakınca yoktur. Tabii davranışların temiz niyet ve hareketle olması şarttır.
Sayın hocam, verdiğiniz açıklayıcı bilgiler için sağ olun. Yanılmıyorsam Kur’ân’da, Hz. İsa’dan hem peygamber hem de Mesih olarak bahsediliyor. Hangi âyet olduğu ezberimde değil, ama okuduğumda ilginç bulmuştum. Mesih’i Hıristiyanlar kurtarıcı olarak anlıyorlar. Kur’ân Mesih’i nasıl anlıyor ve biz Müslümanlar bunu nasıl algılamalıyız? Saygılarımla. Yusuf Gökçe
Cevap: “Melekler demişti ki: ‘Ey Meryem, Allah seni, kendisinden bir kelime ile müjdeliyor: Adı Meryem oğlu Îsâ Mesîh’tir; dünyada da, âhirette de yüzde (şerefli) ve (Allah’a) yakın olanlardandır’.” (Âl-i İmran 45)
“ ‘Biz Allah’ın elçisi, Meryem oğlu Îsâ Mesîh’i öldürdük!’ demelerinden ötürü (belâlara uğradılar). Oysa onu öldürmediler ve asmadılar; fakat (bu iş) kendilerine, benzer gösterildi (Yani İncîl yazarlarınca Îsâ, öldürülen veya asılan efsânevî nitelikteki (Dionysius, Oziris, Orfeus, Attis, Adonis gibi) bâtıl tanrılara benzetildi.). Onun hakkında ayrılığa düşenler, ondan yana tam bir kuşku içindedirler. O hususta kesin bilgileri yoktur. Sadece zanna uyuyorlar. Onu yakînen öldürmediler (onu öldürdüklerini kesin biçimde bilemediler).” (Nisa: 157)
“Ey Kitap ehli, dîninizde taşkınlık etmeyin ve Allah hakkında gerçek olmayan şeyleri söylemeyin! Meryem oğlu Îsâ Mesîh, sadece Allah’ın elçisi, O’nun Meryem’e attığı kelimesi ve O’ndan bir ruhtur. Allah’a ve elçilerine inanın, (Allah) ‘Üçtür’ demeyin. Kendi yararınıza olarak buna son verin. Çünkü Allah, yalnız bir tek tanrıdır. Hâşâ O, çocuk sahibi olmaktan yücedir. Göklerde ve yerde olanların hepsi O’nundur. Vekîl olarak Allah yeter.” (Nisa: 171)
Bu âyetlerde Hz. Îsâ, Mesîh sıfatıyla anılmaktadır. Mesîh aslında yağ sürülerek meshedilen demektir. Krallar din adamlarınca vücutlarına yağ sürülerek krallığa atandıkları için yağ sürülen anlamında Mesîh, kralların bir unvanı olmuştur.
Kur’ân’a göre dinin özünden sapmış olan İsrail oğullarını doğru din yoluna sokmak ve düştükleri yenilgilerden kurtarmak üzere yüce Allah Hz. İsa’yı yaratmış, mu’cizevi bir yaratılışla dünyaya getirmiştir. Yaratılışı ve yaşamı olağanüstü olaylarla, peygamberliğini kanıtlayan mu’cizelerle doludur. Duasıyla gökten bir sofra indirilmiş olması da onun mu’cizelerindendir. Biz onun, Allah’ın ülül-azm (güçlü irade sahibi) büyük elçilerinden olduğuna inanırız. Ama İsrailoğulları, kendilerini Hak yola, insana tapmaktan Hakk’a tapmaya çağıran o büyük peygamberi, o Kurtarıcıyı tanımamışlar, ona ellerinden gelen her kötülüğü yapmışlardır. Fakat Âl-i İmran Suresinin: “Allah demişti ki: ‘Ey Îsâ, ben senin canını alacağım, seni bana yükselteceğim, seni inkâr edenlerden temizleyeceğim (kurtaracağım) ve sana uyanları kıyamet gününe kadar inkâr edenlerin üstünde tutacağım. Sonra dönüşünüz bana olacaktır. Ayrılığa düştüğünüz şeyler hakkında aranızda ben hükmedeceğim’!” meâlindeki 55’nci âyetinde açıkça belirtildiği üzere İsrailoğulları, ancak İsâ’ya inananların himayeleri altında varlıklarını sürdürebilmektedirler.
Kızla erkek arkadaş olarak gezebilirler mi?
Sayın hocam, kızla erkeğin normal arkadaş olması, konuşması ve gezmesi günah mı? Saygılarımla Gülzar Can
Cevap: İslâm'da nikâh düşen erkekle kadının, yalnız başına bulunmaları, gezip tozmaları caiz değildir. Ancak yanlarında üçüncü bir kişi bulunursa o zaman bir sakınca yoktur. Tabii davranışların temiz niyet ve hareketle olması şarttır.
